Posts

Showing posts from June, 2018

Only My Heart's Talkin'

Image
Gecenin şarkısı Alice Cooper'dan. Cooper, yani Nalcı, ne de olsa, hısım sayılır. Uzaktan akrabayız, hem Alice Cooper'la, hem Lee Cooper'la, bir de Sheldon Cooper'la 😛 Hattızatında Sheldon Cooper'ın ismi aslen Sheldon Lee Cooper olur ki, pantoloncu Lee Cooper ile amca çocuklarıdır. Nalcı aslen farrier demek olsa da, dünyanın bir bölümünde nalcılara cooper da derler. Dünyanın geri kalan bölümünde ise, cooper, şarap fıçılarını yapan adamların ismidir ki, benle Alice Cooper arasındaki hısımlık ilişkisinin en sağlam delilidir bu 🍷😛 Çok sulandırdık, özür dileyip ciddiyete dönelim. Alice Cooper'ın severek dinlediğim bir kaç albümü vardır ama en güzeli, bana sorarsanız Trash, yani Çöp isimli olanıdır. Poison, Hell İs Living Without You, Why Trust You gibi tadından yenmeyecek güzellikte şarkıları hep bu albümdedir. Ha, bir de bu akşamın şarkısı Only My Heart Talking. Bir cümle ile, utangaç bir çocuk seviyor ama konuşamıyor. Dili tutulmuş, konuşma işini kalbine devretm

Born To Touch Your Feelings

Image
Gençliğimin, hatta ne gençliği anasını satayım, çocukluğumun göz ağrısıdır Scorpions. Alman akrepler zirvede oldukları o yılların çocuksu heyecanı ile defalarca dinlediğim, zar zor üç beş kelimesini anlasamda, şarkılarından bir anlam çıkarmaya çalıştığım, üç kuruşluk müzik zevkim varsa, hatrı sayılır bir bölümünü borçlu olduğum, yine benim için efsane bir rock gurubudur sevgili arkadaşlar. Yine, özellikle müziklerini zevkle dinlediğim başka Alman guruplar vardır tabi. Accept mesela... Ne müzik yaparlar be! Ya da Helloween, Bonfire, Dokken... İngilizce, çoğunun ana dili olmadığı için lirikler zaman zaman biraz çocukça, zaman zaman da bir tutam Alman aksanıyla gelir kulaklarımıza. Ama müzikte aksan olmazmış. Derler ki, bizim aksan diye duyduklarımız melodiye farklı bir renk katar, müziğin özgünlüğüne eklenirmiş. No problem tabi... Ingilizceyi, bunca sene sonra bile, canavar gibi bir Türk aksanıyla konuşan biri olarak kime ne diyorsam... Yine de Herr Kiske "TiSSSS ISSSSSSS the end&qu

Low Man's Lyrics

Image
Gitarın olduğu her müziği severek dinleyen biri olarak tabi ki Metallica ile bir hukukum vardır sevgili arkadaşlar, ancak aramızda sevgiden çok ticari bir ilişki bulunur. Yani kafama uyan güzel şarkılarını dinler, uymayanını bırakırım. İyi bir rock grubu olsalar da sevmediğim şarkıları sevdiklerimden çok fazladır. Ancak sevdiğim şarkılarını da tam severim. Bilmem anlatabildim mi niye aramızdaki ilişkiye "ticari" dediğimi 😛 Jimmy boy istediği zaman çok güzel müzik yapar, bir o kadar da güçlü söz yazar. Lars da iyidir tabi, hakkını yemeyelim. The Unforgiven falan gibi bir iki şarkıları vardır ki, bunca seneden sonra bile dinlediğimde tüylerim diken diken olur. Ancak bazı şarkıları vardır ki, beni öldürür, bitirir. O kadar kötü, bir o kadar da iç bayıcıdırlar. Sayıları da yukarda belirttiğim üzere hiç de az değildir bu çürük elmaların. O yüzden gelin iyi şarkılarına bakalım. Bir gün The Unforgiven'ı da yazarım, ancak bu akşam sizlere öyle kıyıda köşede kalmış, fazlaca bilin