The Memory Remains

Metallica istedi mi çok güzel müzik yapar sevgili arkadaşlar. Ama sırf para gelsin diye o kadar zırva şarkı da yazmışlardır ki, denk gelirseniz öldürür insanı.
Bu akşam, bence tabi, güzellerinden bir tane var programımızda.

Şarkımız Hollywood'da şan ve şöhreti bulduktan sonra unutulan bir yıldızın öyküsü. Kahramanımız, bana sorarsanız bir film yıldızı. Şarkıda geçen ve birazdan anlatacağım "Fade to Black" teriminin bir sinema efekti olması bana bu izlenimi verdi. Ama şarkının bir yerinde "Orkestra benim şarkımı çalıyor" da diyor, bir ses sanatçısı da olabilir.

Hayal güçleri her şarkıyı bir esrar şarkısına döndüren müptezel keşler bu şarkıyı da geleneği bozmayarak narkotik bir şarkı şeklinde etiketlemişler. Artık bunları dikkate almıyorum.

Ama bir iki farklı yorum okudum ki, size anlatmadan edemeyeceğim.

İlki, şarkının Axl Rose için yazıldığı. Malumunuz Guns N' Roses da Metallica gibi Los Angeles'lı bir grup ve rivayete göre de Mr, Metallica James Hetfield, Axl'dan nefret edermiş, ondan da bu şarkıyı yazmışmış falan...

Ancak hiç bir yerde ne Axl'a, ne de Guns N' Roses'a bir atıf, bir benzetme, bir gönderme yok. Şarkı Donald Trump için yazılmış deselermiş de aynı yere varacakmış yani. Alakası yok kısaca.

İkincisi ise daha komik. Meğer şarkı Metallica'nın eski üyesi, sonradan da Megadeth gurubunu kuran Dave Mustaine için yazılmış, çünkü Mustaine çok sigara, esrar falan içermiş, ondanmış. Bu da zırva tabi.

Şarkının da ismi olan "The Memory Remains" bir kaç farklı anlama geliyor. İlki "Belleği/Hafızası kalır". Hele ilk kıtadaki "Kafayı yedi" 'den sonra sanki çıldırdı ama hala hatırlıyor gibi de anlaşılabilir.

"The Memory Remains" aynı zamanda "Anısı/Hatırası Kalır" şeklinde de anlaşılabilir. Şarkının kritik noktası olan "Ash to ash, dust to dust, but the memory remains" sözlerinde ise net olarak "Öldükten sonra hatırası kalır" anlamına geliyor ki, lamı cimi yok, Memory bu şarkıda bellek değil, hatıra anlamında kullanılmış.

Bu arada yeri gelmişken ölüm anlamına gelen "Ash to ash, dust to dust" yani "Külden küle, tozdan toza" 'dan bahsedeyim biraz.

Terim geleneksel İngiliz cenazelerinde kullanılan bir deyiş. Aslı "Ashes to ashes, dust to dust". Kaynağı ise İncil'in Old Testament yani Eski Ahit isimli bölümündeki Book of Genesis yani orijin, yaratılış kısmı.

Eski Ahit'in kaynağının Tevrat olduğunu düşünürsek (Tevrat'ı okumamama rağmen) aynı deyişin, özellikle de "Dust to dust" kısmının Musevilikte, hatta İslamda bile yakın bir anlamda bulunabileceğini düşünebiliriz. Neyse, teolojiye çok dalmayalım. Ben "Külden küle, tozdan toza" diye çevirdim, siz anlayın burada kahramanımız mort! 

"Mirror vain" 'in tam çevirisi "Ayna kendini beğenmişi" gibi bir şey oluyor. Biraz saçma geldi kulağıma, o yüzden "Ayna aşığı" şeklinde çevirdim.

Başka zor bir dize, "Heavy rings on fingers wave". Tam çevrisi "Parmaklardaki ağır halkalar el sallar". "Ağır halkalar" eşittir "Yüzükler", ama "Yüzükler el sallar" şeklinde bir çevri manasız olacaktı, ben de "Parmaklardaki ağır halkalar selamlar" dedim.

"See the nowhere crowds cry their nowhere cheers of honor" aslımda "Olmayan kalabalıkların şerefine diye olmayan haykırışı" gibi çevrilebilir. Bana kalırsa bu bir gala gecesi benzeri bir kokteylde iştirak edenlerin şerefe kadeh kaldırırken, yıldızımızın eliyle onları selamlaması. Niye diye sormayın, nedense aklımdaki sahne bu, ben de öyle çevirdim. Çevirmenin imtiyazı işte 😛

"Prima Donna" 'yı "Yıldız" diye çevirdim ama aslımda başroldeki en önemli kadın yıldız anlamına gelir. Yani öyle herhangi bir yıldız değil, hem dişi, hem de en önemlisi. Kaynağı İtalyan operaları. Prima birinci, donna da kadın demek. Günümüzde kadın, erkek, şov yapan herkes için kullanılsa da, bu şarkıda bir kadın için kullanılmış, inanın bana...

"Fade to Black" diye bir sinema terimi vardır. Anlamı sahnenin yavaş yavaş kaybolarak yerini tam bir siyahlığa bırakması. Genellikle acıklı filmlerin sonuna koyarlar. Ben "Ekran kararır" diye çevirdim. Metallica her nedense çok sever bu deyişi. Bu isimli bir şarkıları bile var. Ee, ne de olsa Los Angeles'lı bir gurup, olsun o kadar Hollywood işi...

Yine bir Hollywood esintisi, Hollywood'un arkasından batan güneşi, "The Hollywood sun sets behind your back", tabi ki bölgenin ünlü Sunset Strip bulvarına bir gönderme yapıyor.

İşte böyle.

Akşamınız güzel olsun ❤️

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -
Ama anısı kaldı!

Parmaklardaki ağır halkalar selamlar,
Bir yıldız daha mezara gitmeyi reddeder,
Olmayan kalabalıklar, olmayan kadehleri sağlığına kaldırırken,
Aynı sarmaşıkların büyüyüp,
Konağın tümünü kaplayıp yutması gibi,
Kaybolmaya yüz tutmuş bir yıldızın ışığını karartırlar.

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -
Ama anısı kaldı!

Ağır halkalar sigaraları tutar,
Kaldırıp dudaklara götürürlerç ama zaman unutur,
Hollywood güneşi arkadan batarken,
Orkestra çalmaya devam edemez mi?
Dinle bak, benim şarkımı çalıyorlar,
Külden küle, tozdan toza, ekran kararır.

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -

Dans et küçük, tenekeden tanrıça.

Da da da da da da da...

Uzaklaş, kaybol,
Küçük tenekeden tanrıça,
Külden küle, tozdan toza, ekran kararır.

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -

Talih, şöhret -
Ayna aşığı -
Kafayı yedi -
Ama anısı kaldı!

Külden küle, tozdan toza, ekran kararır.
Ama anısı kalır,
Bu kaybolan yıldızın,
Evet.

Dans et küçük, tenekeden tanrıça.

Da da da da da da da ...

(Evet de. En azından merhaba de.
Evet de. En azından merhaba de.)

===

The Memory Remains

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane —
but the memory remains!

Heavy rings on fingers wave;
another star denies the grave.
See the nowhere crowds cry their nowhere cheers of honor,
like twisted vines that grow,
hide, and swallow mansions whole,
and dim the light of an already faded prima donna.

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane!

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane —
but the memory remains!

Heavy rings hold cigarettes
up to lips that time forgets
while the Hollywood sun sets behind your back.
And can’t the band play on?
Just listen! They play my song:
ash to ash, dust to dust, fade to black.

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane!

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane!

Dance, little tin goddess!

Da da da da da da da...

Drift away, fade away,
little tin goddess:
ash to ash, dust to dust, fade to black!

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane!

Fortune, fame —
mirror vain —
gone insane —
but the memory remains!

Ash to ash, dust to dust, fade to black —
the memory remains!
Yeah, to this faded prima donna,
yeah, yeah, yeah, yeah!

Dance, little tin goddess, dance!

Da da da da da da da...

(Say yes. At least say hello.
Say yes. At least say hello.)


Comments

Popular posts from this blog

Bawitdaba

The Best Is Yet To Come

Drift Away